YALNIZLIK
Bence yalnızlık insanın her şeyi kendi içinde
yaşamasıdır. Kimileri için vazgeçilmez bir dost olurken, kimileri için
mecburiyetten çekilmez bir arkadaştır. Newton, insanlar köprü kuracakları yerde
duvar ördükleri için yalnız kalırlar, der. Bazı insanlar yaşadıkları
sıkıntılarla uğraşmak, mücadele etmek yerine kolayı seçip köprüyü yok sayarlar.
Yalnızlık, bazen acılı bir durum olurken bazen de aranan kişi olur.
Ben yalnızlığa mahkûm olan bir insanın ruhunu, dibi olmayan bir
okyanusta batmış, kaybolmuş, kimsenin haberinin olmadığı, kırık dökük bir
tekneye benzetirim. Parçaları her yana savrulmuştur ve toplanamaz hale gelmiştir.
En kötüsü ise artık o ruh yalnızlıkla bir bütün haline gelmiştir.
Yalnızlığı kendinden bir bütün gibi gören kişiler etraflarına saydam
bir tabaka örerler. Ve hayatlarına ne kadar acı verici olsa da, genellikle
mutsuz devam ederler. Dışarıya karşı ne kadar sessiz olurlarsa olsunlar içten
içe kulakları sağır edecek haykırışlar savururlar.
Yalnızlık sadece içe kapanıklık olarak
düşünülmemelidir. Mesela herkese karşı kahkaha atan ve herkesi eğlendirebilen
biri de gün bitiminde maskesini çıkarıp kendini yalnızlığa teslim edebilir.
Yahut yalnızlık sadece fiziksel olarak algılanmamalıdır. Psikolojik bakımdan
yalnız insanlar da vardır.
Yalnızlığın birçok sebebi olabilir, güvensizlik,
özgüvensizlik, ailevi sorunlar, dışlanmışlık… Ama bana sorarsanız yalnızlığın
en büyük sebebi sevmemek ve sevilmemektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder